
Depremler Oluyor Beynimde - Açık Çağrı...
Efendim merhabalar.
Bugün 12 Şubat 2023 günlerden Pazar.
Birkaç gün önce annemin ölümü sebebiyle aslında doğum ayım olan Şubat’ın benim için yıkım ayı olduğundan falan bahsetmiştim. Annemin ölümü 3 Şubat 2016 defnettiğimiz tarih 5 Şubat 2016.
Zaten karmakarışık duygular içerisinde olduğum bir dönemden geçtiğimden vesaire de bahsetmiştim yine aynı şekilde.
Hatta yazının bir tanesinin başlığı “Depremler Oluyor Beynimde Dışarıda Siren Sesi Var” idi.
Tarih geldi çattı 6 Şubat’ın sabaha karşısı ülkemde deprem oldu. Yani benim beynimde olan depremleri tarif et deseniz, size deprem bölgesini gösteririm. Şuanda da bu satırları enkaz altından yazıyorum zaten. Kafamın taşların altında ezildiğini hissediyorum, kalbimin yerinden çıkacağı gibi bir hissiyat var içimde. Birkaç gündür de öfke patlamaları yaşıyorum. Şuanda bu satırları yazarken kelimeleri çok özenli seçmeye özen gösteriyorum. Öfke, nefret ve hüzün dolu bulutlar barındırıyorum.
Doğduğum, büyüdüğüm, ekmeğini yediğim şehrimde Belediyemiz tarafından organize edilen yardım çağrısına duyarsız kalmayıp, canıyla, malıyla, nesi varsa onunla canhıraş bir seferberlik yürütülüyor ilk günden beri. Tıpkı memleketimin diğer yerlerinde olduğu gibi. Halihazırda da Belediye çalışanı olarak bu organizasyonun bizzat içerisindeyim.
Hem elimden bir şey gelmediği için kendime kızıyorum. Yani oraya gidemediğim için, orada o insanların acılarına yakından merhem olamadığım için. Hem duygulanıyorum insanımızın birliği beraberliği ve güzelliği için. Türk Milleti’nin ve dahi aslında tüm insanlığın görünmez bağlarla nasıl bir birimize bağlı olduğunu görmek ciddi manada duygu karmaşamı daha da perçinliyor. Biz millet olarak büyük bir milletiz. Bunu tüm dünyaya bir kez daha gösterdik. Yani hamurumuzda öyle bir şey var ki bizim millet olarak bunu nasıl tarif edeceğimi bilemiyorum. Diğer uluslardan, diğer ülkelerden başka bir şey var bu coğrafya insanında.
Ahmed Arif’in “Anadolu” şiirinde dediği gibi; “beşikler vermişim Nuh’a, salıncaklar, hamaklar, Havva anan dünkü çocuk sayılır, Anadolu’yum ben, tanıyor musun?”
Gelgelelim dünyanın da hüzün coğrafyası bu topraklar oldu hep. Ne acımız bitti, ne kavgamız, ne öfkemiz. Öldük, öldürüldük, yarım kaldık hep. Acılarla yoğrulan insanların hamurunda oluyor sanırım bu güçlükler karşısında dimdik ayakta kalabilmek. Hem canhıraş bir şekilde ayakta kalıp yardıma koşmak, hem de öfkesini gerektiği yerde gerekli mercilere göstermek. Söyleyeceklerinden geri kalmadan, bütün sınırlandırmalara ve baskılara rağmen dimdik haykırıyor Türk Halkı 6 Şubat’tan beri. 6 Şubat’tan beri kimse uyumuyor, 6 Şubat’tan beri kimse yemek yemiyor, 6 Şubat’tan beri herkes, yani 85 milyon enkazın altında. Herkes elinden geldiğince, gönlünden koptuğunca bir şeyler yapmaya çalışıyor.
Tarihsel düşmanımız olarak gördüğümüz bütün ülkeler seferber olmuş durumda. Maddi ve manevi olarak oldukları kadar, aynı zamanda alanında uzman kişileri ülkemize göndererek de desteklerini sunmaktalar, ilk günden beri. Yunanistan televizyonu geçtiğimiz gün sabah haberlerini deprem bölgesinden görüntüler paylaşarak ve Türkçe bir şarkıyla açılış yapıyor, Yunanlı haberciler tepen tırnağa siyah giyinmiş bir şekilde ekran karşısına geçiyorlar akabinde ve başları önde konuşmaya başlıyorlar. Nereden baksanız insanlık örneği, nereden baksanız çok güzel bir jest. Var olsunlar. Güzel insanlar iyi ki var. Ve üstadın dediği gibi; “bir insanı sevmekle başlayacak her şey.”
Geçtiğimiz günlerde Keşan’ın Çobançeşme köyünden toplanan yardım kolilerinin içerisinden bir not kağıdı çıktı. Çobançeşme köyü muhtarı bizim görevli arkadaşlardan birisine göstermiş not kağıdını. Görevli arkadaş da sağ olsun bana getirdi, ne yapacağız diye sordu. Ben kağıtta yazan notu görünce dondum kaldım. İliklerime kadar dondum. Kanım çekildiğini hissettim. Aleyna ve İlayda isimli iki kız kardeş şöyle yazmışlardı o notta. Daha fazla insana ulaştırırım düşüncesiyle aldım o notu yanıma, bakınız ne diyor iki küçük ama kocaman bir yürek taşıyan iki kardeş;
“Gerçekten çok üzgünüm. Elimden sadece bu kıyafetleri göndermek geliyor. Umarım işinize yarar. Zamanında beni ısıtan bu kıyafetlerin şimdi ısıtacak olması beni çok mutlu ediyor. Ben ve kardeşim sizin için seve seve yolluyoruz. Vefat etmiş annemin kıyafetleri de var içinde. Bize en büyük teşekkürü Ona ve diğer annelere dua ederek verirsiniz. Bizim dualarımız sizinle. Çok geçmiş olsun. En kısa zamanda güneşli günlere kavuşmak dileğiyle.”
Edirne/Keşan
Aleyna – İlayda
Aynen bu şekilde yazmıştı iki küçük kardeş. Bu kadar samimi, bu kadar içten ve yürek dolusu masumiyetle. Biz işte bunun için büyük bir milletiz. Hüznün coğrafyası olan ülkemizde yaşayan herkes 7’den 77’ye çok büyük bir yüreğe sahip. İçlerinden birkaç çürük yumurta çıktı diye bu millete laf söylemeye hakkımız yok. İyi ki bu ülkenin bir ferdiyim ve iyi ki bu ülkenin vatandaşıyım.
Şimdi geleyim elimden geldiğince yardım etme konusuna. Burayı 6 Ocak 2023 tarihinde açtım bildiğiniz üzere. 1 ay gibi kısa bir sürede desteklerinizle ciddi manada blog beklentimin üzerinde ziyaret aldı ve almaya da devam ediyor. Bu yaşanan deprem felaketinden ziyadesiyle etkilendim ve birkaç gündür öfke patlamaları yaşıyorum. Kalbini kırdıklarım olduysa affetsinler. Mevzu bu değil. Mevzu benim almış olduğum bir karar şu dakika itibariyle.
Arkadaşlar Şubat ayı içerisinde bu blog içerisinde bulunan reklamlara tıklamanız koşuluyla tarafıma Google tarafından yatırılacak parayı bundan sonra AFAD ve AHBAP başta olmak üzere gönderme kararı almış bulunmaktayım. Yani site içerisinde otomatik olarak belirlenen herhangi bir reklama tıkladığınız taktirde, küçük de olsa tarafıma bir ödeme yapılıyor. Bu reklamlara ne kadar çok tıklanırsa tarafıma yapılacak ödeme o kadar çok oluyor. Şubat ayı boyunca Adsense hesabında biriken ve tarafıma yatırılacak olan paranın tamamını belirttiğim kurumlara göndereceğim. Bundan sonraki süreçte de, bu blog ve diğer sitelerdeki reklamlar vasıtasıyla tarafıma yatırılacak olan paranın yarısını yukarıda belirttiğim kurumlar başta olmak üzere, çeşitli yardım kuruluşlarına bağış yapacağım ve açık bir şekilde burada paylaşacağım.
www.firsatgidiyo.com üzerinde de reklamlar mevcut, oradaki Google reklamlarına tıklayabilirsiniz.
www.benosmancoskun.com ’da da aynı şekilde geçerlidir. Reklam tıklamalarından tarafınızdan herhangi bir ücret alınmamaktadır. Reklam verenle Google arasında olmaktadır alışveriş. Ben aracılık ettiğim için de reklam gelirinin bir kısmını Google bana ödemektedir. Olan biten bundan ibarettir. Bir nebze de olsa yaraları sarmak için aklıma bu yöntem geldi.
Aynı zamanda www.zerlanisavm.com üzerinden gerçekleştireceğiniz alışverişlerden elde edilecek bütün gelirleri bu ay komple yine yukarıda belirttiğim yardım kuruluşlarına bağış yapacağım. Bundan sonraki aylarda da yine www.zerlanisavm.com üzerinden yapmış olduğunuz alışverişlerden elde edilen gelirin yarısını çeşitli yardım kuruluşlarına bağışlayacağım. Şubat ayı içerisindeki kazancın tamamı, Mart 2023 itibariyle de yarısını yardım kuruluşlarına göndereceğim. Yine şeffaf bir şekilde buradan ilan edeceğim. Ne kadar geldi, ne kadar yardım yaptık falan.
www.zerlanisavm.com üzerinde tavsiye ettiğim ürünleri görmek için lütfen buraya tıklayın…
Destekleriniz için şimdiden teşekkür ederim. İnşallah birilerinin yaralarına merhem olabiliriz. Elimden geldiğince bundan sonraki süreçte bu yardımlara ara vermemeyi düşünüyorum. Sizden istediklerimi de yaparsanız beraberce yaraları daha hızlı bir şekilde sarabileceğimize inanıyorum. Saygı, selam ve muhabbetlerimle…
Osman Coşkun – Muharrir Seyyah
Yorumlar
Yorum Yaz